16 Temmuz 2018 Pazartesi

DÜNYA ÇAPINDA BİR BİTLİSLİ, PROF.DR.FUAT SEZGİN, AHLAT KÜLTÜR SANAT VE ÇEVRE VAKFI, İlhami NALBANTOĞLU

DÜNYA ÇAPINDA BİR BİTLİSLİ
PROF.DR. FUAT SEZGİN
Tarih boyu Bitlis ünlü ve önemli başarılara imza atmış değerli insanlar çıkarmıştır. Dünyanın en önemli bilim insanları arasında, Bitlis insanının göğsünü kabartan  biri var ki bütün dünya tanıyor da biz Bitlisliler olarak onun adını ebedi aleme göçmesi sonucu öğrenebildik. Özgeçmişinin ilk satırında: “Prof. Dr. Fuat Sezgin, 24 Ekim 1924’te Bitlis’te doğdu.” yazıyor olması doğal olarak ilgi alanımıza giriyor. Ne var ki, şaşırmamak elde değil.
Prof. Dr. Fuat SEZGİN
Adını tüm dünyanın bildiği bu değerli bilim insanı,  Bitlis’te doğuyor, babasının kamu görevlisi olması nedeniyle ilk öğrenimini  Çanakkale’de, ortaokul ve lise öğrenimini ise  Erzurum’da tamamlayıp, kendine özgü gelecek planlamasına göre matematik okuyup mühendis olmak için 1943 yılında yani daha 19 yaşındayken İstanbul’un yolunu tutuyor…
Bir yakının önerisi ile İstanbul Üniversitesi Şarkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nde alanında en tanınmış uzmanlardan biri olan Alman şarkiyatçı Helmut Ritter tarafından verilen bir seminere katılıyor.
 Bu seminer ve Alman bilim insanı Helmut Ritter, Fuat Sezgin’in geleceğe yönelik planlarını kökten değiştiriyor. Ritter’in anlattıklarının büyüleyici etkisi altında kalıyor ve ertesi gün derslere kayıt olmak üzere Enstitü’ye başvuruyor.
Ne kayıt için başvuru  gününün geçmiş olması, ne de Ritter’in akademik alanının çok zor olduğuna yönelik uyarmalar Sezgin’i kesin kararından vazgeçiremiyor.
Hocasının, bilimlerin temelinin İslam bilimlerine dayandığını söylemesiyle bu alana yöneliyor. 1954 yılında Arap Dili ve Edebiyatı Bölümünde doktora tezini tamamlayıp Doçent oluyor.
Bu teziyle sözlü kaynaklara değil İslam’ın erken dönemine, hatta 7. yüzyıla kadar geri giden yazılı kaynaklara dayandığı fikrini ortaya atıyor.
Fuat Sezgin, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde akademik çalışmalarını sürdürürken 1960 askeri darbesi gerçekleşiyor. Pek çok bilim insanı gibi o da Üniversiteden uzaklaştırılıyor.
1961 yılında, 36 yaşındayken Türkiye'yi terk etmek zorunda kalarak kendine yeni bir gelecek planlaması yapmak üzere Almanya’ya gitmeyi kararlaştırıyor.
Almanya'ya giderken yanına, kıyafetlerinin dışında, sadece iki bavul dolusu fiş ve belge alıyor. Almanya’da  önce Frankfurt Üniversitesi'nde misafir Doçent olarak dersler vermeye başlıyor.
Fuat Sezgin, 1966  yılı itibariyle artık “Prof.Dr.Fuat Sezgin” dir.  Bitlisli, tüm dünyanın tanıdığı bilim insanı.
Bilimsel çalışmalarının ağırlık noktası, "Arap-İslam Kültürü" nün "Tabii Bilimler Tarihi” dir.
Fiş ve belgelerle başladığı çalışmaları, zaman ilerledikçe ona ün kazandırıyor.
1978 yılında  "Kral Faysal" ödülünü kazanıyor. Bu vesileyle Arap dünyasının devlet adamlarıyla tanışıyor ve aklından geçen büyük projeyi onlara aktarma imkanı buluyor. Fikirlerinin destek görmesiyle,  1982 yılında J.W.Goethe Üniversitesi'ne bağlı Arap-İslam Bilimleri Tarihi Enstitüsü'nü ve 1983'de de buranın müzesini kurdu.
Bu müzede  Müslüman bilginler tarafından yapılmış aletlerin ve bilimsel araç ve gereçlerin, yazılı kaynaklara dayanarak yaptırdığı örnekler sergilenmektedir.
İstanbul Gülhane Parkı içindeki  "İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi"yle, Türk insanı onu çok daha yakından tanıma fırsatı buluyor.
Ve 30.06.2018 tarihinde Bilimler Tarihi alanında dünyanın sayılı otoritelerinden birisi olan Prof. Dr. Fuat Sezgin  ebedi aleme göç ediyor…
Rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ilaminal71@gmail.com