7 Nisan 2019 Pazar

ABDULLAH NALBANT USTA, AHLAT KÜLTÜR SANAT VE ÇEVRE VAKFI, İlhami NALBANTOĞLU


ABDULLAH  NALBANT  USTA
Prof. Dr. İSA KAYACAN
      Ilhami Nalbantoğlu’nun bir kitabı yenilerde bana ulaştı. Tam adı: Ahlat Halk Hekimliğinin
Abdullah Nalbant Usta
Efsane İsmi: Abdullah Nalbant Usta.
 
      224 sayfalık kitap, Ahlat Kültür Sanat ve Çevre Vakfı Yayınları arasında, Ankara’da günyüzü görmüş.
      Yazışma adresleri: Sakarya Caddesi Ertuğ Pasajı No: 17/21 Kızılay-Ankara. Sipariş: P.K.499 Yenişehir-Ankara.
      İlhami Nalbantoğlu’nun bir sayfalık biyografisinin verilişiyle söze başlanmış. Sonra İlhami Nalbantoğlu’nun üç sayfalık sunuşu dikkat çekiyor. Kitap dokuz bölümden meydana gelmiş. Bu bölümlerin ana başlıkları; Giriş, Nalbantlık zor zanaat, Halk hekimliğine yöneliş, diğer faaliyetler, Yakın çevresi, yaşamından diğer kesitler, Yaşadığı kent Ahlat üzerine, Ahlat yaşamından kesitler, Abdullah Nalbant usta için ne dediler?, şeklinde sıralanıyor. 
      Birinci bölümde, Abdullah Nalbant Usta’nın biyografisi verilmekte... 
      Buradan Abdullah Nalbant Usta’nın; 01.07.1913 tarihinde doğduğunu, Babasının adının Müşir, Annesinin adının Kudret olduğunu 01.01.1985 tarihinde Ahlat’da vefat ettiğini öğreniyoruz.
      Abdullah Nalbant Usta, Nalbantlık mesleğinin yanı sıra, Ahlat’ta pek çok ilk’e de imza atmış. Kadayıf üretimi, boya yapımı, değişik gül fidanlarının geliştirilmesi, gül suyu üretimi, emme-basma tulumbayı ilk kez getirmesi bunlardan bazıları olarak sıralanıyor.
      Verilen bilgiler arasında; Abdullah Nalbant Usta’nın mensubu olduğu ailenin bir önceki kuşağının Kafkasya’dan göç edip Iğdır’ın yakın bir köyüne gelmiş olmaları yer alıyor.
Abdullah Nalbant Usta Kitabı
      Bu göç sırasında, coşmuş ve taşmış Aras’ın sularından geçerken  Ailenin büyüklerinin hemen hemen tamamının azgın sularda boğularak can verdiğini, Abdullah Nalbant Usta’nın öksüz ve yetim kalıp, akraba ve komşuların yardımları ile yaşama tutunduğu dile getiriliyor.
      Abdullah Nalbant usta, iki numaralı oğlu Sebahattin’in çamaşır kazanına düşüp yanması sonucunda, oğlunun tedavisi için büyük bir özveri ve sabır ile tedaviyi başarı ile tamamlayınca, halk hekimliğine yönelmişliğinin başlangıç adımı atılmıştır.
      Abdullah Nalbant Usta’nın hiçbir mazeret göstermeksizin gidip hasta olan canlıyı muayene ettiğini, tedavi için yapılması gereken hususları muhatabı olduğu kişinin anlayacağı biçimde izah ederek, sonucunun kendisine bildirilmesini sıkı sıkıya tembih ettiğini öğreniyoruz.
      Arka kapakta, Abdullah Nalbant Usta için söylenenlerden kısa bölümler, imza sahipleri itibariyle verilmiş. Bunlardan ikisi:
      1 Abdullah Amcayı çok iyi hatırlıyorum. Amca diyorum, çünkü babam Selâhattin Sümer’in kardeşten de öte yakın arkadaşıydı. (Muzaffer Sümer)
      2.Ahlat’ın korucusuydu. Yaptığı hizmetlerden dolayı herhangi bir ücret veya karşılık kabul etmemesi, onun en büyük özeliği idi. (Turgut Sevimli)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ilaminal71@gmail.com